Güneş dalların arasında batış noktasına geldi. Nazlı nazlı aşağıya süzülüyor. Bir gün daha batacak az sonra. Batan yalnızca gün olsaydı keşke. Nasılsa yarın sabah yeniden doğardı gün, güneş. Ya diğer batanlar, batıp da çıkamayanlar?
Category: Edebiyat
Uçuk
Uçuk kelimesi, uçmak fiilinden türeme bir isim olduğuna göre insanda veya tabiattaki renkler nasıl uçuyor dersiniz? Uçuyorlar mıdır acaba, yoksa bizim işimize böyle geldiği için biz mi onları uçuruyoruz, uçurtma misali?
Yanmak
Bir de pervane misali yanmak vardır. Yanmak ki ne yanmak! Pervane, aşka düşmüştür bir kere. O aşktan başka hiçbir şey düşünemez. Işık, aşkı temsil eder. Işığın etrafında döner durur pervane.
Selim İleri ile Mel’un romanı üzerine
“İyi duygular” bazen eşsiz bir edebiyata da yol açar: Büyük merhametiyle ve hep iyicil duygularıyla Sait Faik eşsiz bir edebiyata yol açmıştır.
Söz Verildiyse Tutulmalı
Sözünü tutmayanlar için ne gam!.. Gam yükünü çekene yükleyip keyiflerine bakar onlar. Bu yaptıklarıyla insanlardaki güven duygusunu yıktıklarını, gerçekten sözünü tutacak karakterdeki insanların ilerideki yardımlaşmalardan onlar yüzünden mahrum bırakılacağını akıllarına getirmezler.
Türk Kahvesi ve Gelenekleri
Eskiler kahveyi şekersiz içerlerdi. Şekerli kahve sonradan adet olmuştur. Anadolu’da daha çok acı kahve içilir; “Bir acı kahvenin kırk yıl hatırı var’’ deyimi buradan geliyor olmalı.
Üsküdar’da Bir Attar Dükkanı
Galatasaray Lisesi’ni olimpik rekorla bitirerek, Türkiye’nin ilk atom mühendisi olan Ahmet Yüksel Özemre, Üsküdar’ın tarihini, döneminin fikir insanlarını, bir aktar dükkânı üzerinden anlatıyor…
Güzel adamların bir incisi Cahit Zarifoğlu
Büyük sanatçıların, böylesine güzel adamların alnının silinmez yazısıdır: Öldükten sonra kıymetleri bilinir.
Taşkesen’den yeni bir kitap
Tarihi roman yazarı Nurettin Taşkesen’in “Endülüs Fatihleri – Tarık bin Ziyad” eseri çıktı.
Gözlerin – Baki Tosun
Kirpiğin kaşınla vermeden aman, Okları kalbimde sınar gözlerin…